Yunus Emre Bozdoğan
DT Oyuncusu, Yönetmen, Yazar, Akademisyen

Ankara Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü’nde 3 yıl eğitim almış; Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Tiyatro Ana Bilim Dalı, Oyunculuk Bölümü ve Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Felsefe Bölümü’nden mezun olmuştur Oyunculuk alanında Paris Sorbonne Üniversitesi’nin yüksek lisans programında yer almış; Amerikalı yönetmen Ellen Stewart’la oyunculuk çalışmalarına katılmıştır. Dostlar Tiyatrosu’nun oyuncu kadrosuna katılmış; Devlet Tiyatroları sınavlarını kazanarak Adana Devlet Tiyatrosu’nda oyuncu olarak görev üstlenmiş; sayısız oyunda görev almıştır. Adana ve Antalya Devlet Tiyatroları’nda Müdür-Sanat Yönetmeni görevleri yürütmüştür. Yurt dışında ve yurt içinde çok sayıda oyun yönetti ve ödüller alan sanatçı Hacettepe, Bilkent ve Eskişehir Anadolu Üniversitelerinde öğretim görevlisi olarak oyunculuk derslerine girdi. Oyuncu Koçluğu yaptı. Aynı zamanda ‘Tıpkı Ray Charles’ adında bir öykü kitabı basıldı. Çeşitli dergilerde yazılar yazdı. Öyküleri senaryo haline getirildi ve kısa film olarak çekildi. Çok sayıda oyun ve uyarlama yazdı. Halen Devlet Tiyatroları’nda ve çeşitli kurumlarda oyuncu ve yönetmen olarak çalışmaya devam etmektedir. Devlet Tiyatroları sahnelerinde yönetmenliği yanı sıra Haliç Üniversitesi’nde Oyunculuk dersleri vermektedir. Son yönettiği oyunlardan bazıları; Ayşe Opereti’, Ankara Devlet Opera ve Balesi/ Macbeth, Kocaeli Şehir Tiyatrosu/ Entropi Sahne, Juan Mayorga ‘Ebedi Barış’/ Eskişehir Şehir Tiyatroları, Nazım Hikmet’in yazdığı şiirlerden uyarlama ‘Memleketimden İnsan Manzaraları’/ Bursa Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu, B. Brecht, ‘III. Reich’ın Korku ve Sefaleti’/ Tiyatro 1112 Garaj, kendi yazdığı ‘Uymazcı’/ Ankara Devlet Tiyatrosu, D. Durvin – H. Prevorts, ‘Çamaşırhane’/ Kocaeli Şehir Tiyatrosu, Peter Shaffer, ‘Küheylan’/ Eskişehir Şehir Tiyatroları, Jaroslav Hasek, ‘Aslan Asker Şvayk’/ Erzurum Devlet Tiyatrosu, İlan Hastor, ‘Maskeliler’….

Tıpkı Ray Charles

“… Eskiden ıssız bir gecede, yalnız birini tenhada sıkıştırıp parasını alırlardı…
Şimdi bir çırpıda hayatlarını anlatıp kaçıyorlar…”